Birçoğumuz hayatımızın büyük bir kısmını endişe, sıkıntı ve üzüntü içinde geçiriyoruz.
Ve bu şekilde yaşamanın fiziksel ve zihinsel sağlığımıza ciddi zararları olabiliyor.
Dale Carnegie, orijinal ismi ''How to Stop Worrying and Start Living'' olan bu kitabında, bizi endişeye ve mutsuzluğa sürükleyen düşüncelerimizle yüzleştiriyor ve daha güçlü, daha olumlu bir zihinsel tutum geliştirmek için yapabileceklerimizden bahsediyor.
İşte kitabın satır aralarından seçtiklerim:
Birinci Bölüm: Endişe Hakkında Bilmeniz Gereken Temel Gerçekler
Endişe, şimdiki zamandan farklı bir zamana odaklanmaktan kaynaklandığı için, Carnegie endişenin üstesinden gelmek ve sağlığımızı korumak için ilk çözümün her zaman bugüne odaklanmak olduğunu söylüyor.
Odak noktamızı her seferinde bir günle sınırlamak, geçmiş ve gelecekle ilgili endişelerimizi ortadan kaldırıp yalnızca bir günlük stres taşımamızı sağlayacaktır.
Endişelerimizin ağırlığından kurtulmak enerjimizi korur, zihinsel netliği teşvik eder ve her günü daha verimli yönetmemizi sağlar.
Yani hayatımızdaki gereksiz stres ve kaygıların önü kesilir.
Not: Bu konuda Eckhart Tolle'nin ''Şimdinin Gücü'' kitabı çok önemli bir rehber niteliğinde.
Sadece bugüne odaklanmanın, mutluluğumuzu iki şekilde arttırdığını söylüyor Carnegie:
1- Mevcut yaşamımıza daha fazla bağlı hissederiz.
2- Geleceğe etkili bir şekilde hazırlanabiliriz.
"Unutmayın, bugün bir daha doğmayacak. Hayat büyük hızla akıp gidiyor. Uzayda saniyede on dokuz millik bir hızla hareket ediyoruz. Bugün bizim en değerli varlığımız. Çünkü emin olduğumuz tek varlığımız şu anda." - Dante
Bu özet ücretsiz üyelerimiz içindir. Uluslararası ses getirmiş tüm kitap özetlerimize ulaşmak isterseniz, sizi Kitap Ekspresi'ne davet ediyoruz.
Kitap Ekspresi'nde özetlerimiz artık sesli olarak da sizlerle buluşuyor. Kitap Ekspresi'ne üye olun, hem her hafta bir bestseller kitabın özet ve ana fikirlerine ulaşın, hem dilerseniz özeti okumak yerine dinleyin. Önceki tüm ücretli özetlere de anında ulaşabilirsiniz. Hadi tam burada bekliyoruz!
İkinci Bölüm: Endişeyi Analiz Etmede Temel Teknikler
Tek bir güne odaklanmak, endişelerimizi hafifletip birçok avantaj sağlar, ancak stresli durumlarda bunu uygulamaya koymak zor olabilir.
Carnegie, bu durumlarda durumu analiz edip endişelerimizi azaltabileceğimizi savunuyor.
Böylece endişe anlarını temel gerçeklerine indirgeyerek endişenin yarattığı korku ve panik gibi duyguları etkisiz hale getirebilir. Durumu objektif bir şekilde görmemize ve endişeleri gidermek için çözümler bulmamıza yardımcı olur.
Analiz için 3 adımlı bir süreç öneriyor:
Adım 1: Gerçekleri Toplayın
Tüm gerçekler olmadan, yapabileceğimiz tek şey kafa karışıklığı içinde ortalıkta dolanmak olur. Ve kafa karışıklığı, endişenin başlıca nedenidir.
Carnegie, tüm gerçekleri bir kağıda yazmamızı ve bunları açık ve düzenli bir şekilde belirtmemizi öneriyor, çünkü "İyi ifade edilmiş bir sorun, yarı çözülmüş bir sorundur"
Adım 2: Gerçekleri Analiz Edin
Bu adımda tüm seçeneklerimizin bir listesini yapmamız gerekiyor.
Tam olarak ne hakkında endişelendiğimizi saptamak için bilgilerimizi kullanmalı; yani çözmek istediğimiz durumu tanımlamalıyız.
Ardından durumu çözmek için ne yapabileceğimizi kendimize sormalıyız.
Aklımıza gelen tüm olası çözümleri listeleyip ve hangisinin en iyi sonucu getireceğine karar vermeliyiz.
Adım 3: Bir Karara Varın ve Harekete Geçin
Bir çözüme karar verdiğimizde hemen harekete geçmeliyiz.
Ertelemek endişelenme süresini uzatır. Anında harekete geçmek ise enerjimizi çözüme odaklar ve onu takip etme kararlılığımızı güçlendirir.
Ayrıca Bakınız; Kitap Özeti: İnsanın Anlam Arayışı
Üçüncü Bölüm: Endişe Sizi Yenmeden Siz Endişeyi Yenin
Bu bölümde endişe döngüsünü kırmamıza yardımcı olabilecek eyleme geçirilebilir tavsiyeler yer alıyor.
Olumlu bir tutum geliştirmek ve belirsiz endişelerin etkisini azaltmak için iki yaklaşım öneriyor Carnegie:
1. Yaklaşım: Tutumlarımızı Yönetmek
Küçük endişelerimizi ve bizi rahatsız eden konular hakkındaki düşüncelerimizi yeniden çerçeveleyebilirsek, onlara olumlu şekilde yaklaşabilir ve gereksiz olanların zihnimizde kök salmasını önleyebiliriz.
Bunun için yapabileceklerimiz:
Mantıklı düşünün: Endişelerimizin gerçekten olma olasılığını değerlendirmeliyiz. Carnegie, hayal gücümüzün nadiren gerçek olacak endişelere ilham verdiğini söylüyor.
Sorguladığımızda, hayal gücümüzün kontrolünü bastırırız ve daha rasyonel düşünmeye başlarız.
Yapıcı bir şekilde odaklanın: Sorunlara duygusal tepkiler verdiğimizde onların önemini büyütürüz ve bu da endişenin dozunu arttırır.
Ancak sorunları iyileştirmek ve onlardan ders almak için neler yapabileceğimizi objektif bir şekilde düşünmek, olumsuz duyguları yatıştırır ve önemsiz konuların büyük sorunlara dönüşmesini engeller.
Geçmişi kabul edin: İstenmeyen geçmiş deneyimlerimizi affetmeliyiz. Kendimiz de dahil herkesin hata yapabileceğini kabul etmek, geçmişi bırakmamıza ve gereksiz gerilimi atmamıza yardımcı olur.
Sınırlar belirleyin: Alışılmış sorunlar hakkında endişelenmek için ne kadar zaman ve enerji harcamak istediğimizi, onları ne kadar önemsediğimizi tartarak belirlemeliyiz.
2. Yaklaşım: Olumlu Bir Tutum Sürdürmek İçin Yeni Alışkanlıklar Benimsemek
Olumlu tutum sürdürmenin 4 yolu:
1. Kendiniz olun: Başkalarını taklit ederek farklı biri olmaya çalışmak insanı kaygılı ve mutsuz hissettirir.
Ancak, bizi biz yapan becerileri ve tutkuları geliştirip ifade ederek bu gerilimi çözebiliriz.
Zaten araştırmalar da özgün insanların genellikle gerçek olmayan insanlardan daha mutlu olduğunu, çünkü daha olumlu duygular yaşadıklarını, daha yüksek benliklere sahip olduklarını ortaya koyuyor.
Kendinizi bulunuz ve kendi benliğinize bürününüz : Yeryüzünde size benzer kimsenin olmadığını aklınızdan çıkarmayınız.
2. Endişelenmek için çok meşgul olun: Kendimizi zihinsel ve fiziksel olarak meşgul ederek, zihnimizi üretken ve olumlu düşüncelerle meşgul etmeliyiz.
Aynı anda birden fazla şey düşünmek imkansızdır. Bu yüzden, zihnimiz zaten olumlu düşüncelerle doluysa, olumsuz düşüncelerin zihnimize girmesi imkansızdır.
3. İyilik yapın: Her gün en az bir iyilik yapmak için taahhütte bulunmamızı öneriyor Carnegie.
Başkalarına faydalı olmak hem bizi endişeli düşüncelerden uzaklaştırır hem de kendimiz hakkında iyi hissetmemizi sağlar.
4. İnançlı olun: Daha yüksek bir güce sahip olan inanç, düzenli tefekkür ve dua ile birleştiğinde, bizi desteklenmiş hissettirdiği için endişeyi hafifletir. Korku ve endişelerimizi paylaşmak için bir çıkış yolu sağlar ve endişelerimizin nedenini açıkça ifade etmemize ve anlamamıza yardımcı olur.
İnsanın özünü bütün gün düşündüğü şeyler belirler.
Dördüncü Bölüm: Mutlu ve Huzurlu Olmanızı Sağlayacak Zihinsel Bir Tutum Geliştirmenin 7 Yolu
1) Zihnimizi huzur, cesaret, sağlık ve umut dolu düşüncelerle dolduralım. Çünkü hayat düşüncelerimizden oluşuyor.
2) Düşmanlarımıza karşı kin tutmayalım. Eğer kin tutarsak onlara değil kendimize zarar vermiş oluruz. General Eisenhower'ın yaptığını yapalım; sevmediğimiz insanları düşünerek bir dakikamızı bile harcamayalım.
3) Nankörlüklerin bizi üzmesine izin vermeyelim; hatta bunlara karşı hazırlıklı olalım.
Mutluluğa giden en önemli yolun iyilik yaptığımız kişilerden karşılık beklememek olduğunu unutmayalım.
Yalnızca vermenin zevkini almak için verelim. Minnetin "öğrenilebilir" bir şey olduğunu unutmayalım. Çocuklarımızın minnet duymasını bilmelerini istiyorsak bunu onlara öğretelim.
4) Sahip olduğumuz şeyleri önemseyelim, sorunları değil.
5) Diğerlerini taklit etmeyelim. Kendimizi keşfedelim ve kendimiz olalım. Taklit, intihar gibidir.
6) Hayat bize bir limon verdiğinde limonata yapalım.
7) Başkalarının mutlu olmasını sağlayarak kendi mutsuzluğumuzu unutalım. Başkalarına karşı iyi olursak, kendimize karşı da iyi oluruz.
İnsan doğasıyla ilgili bildiğim en trajik özellik, tüm insanların hayatı ertelemeye son derece yatkın olduğudur. Çoğumuz pencerenin önünde açan güllerin tadını çıkarmak yerine ufkun ötesindeki büyülü gül bahçesini hayal ediyoruz.
Beşinci Bölüm: Eleştirilerin Sizi Üzmesini Engellemenin Yolları
İnsanların çoğu eleştirilere olumsuz tepki verir. Öfkelenir ve hemen savunmaya geçer.
Carnegie, eleştirilerin aslında bize önemli dersler verme potansiyeli taşıdığını ve olumsuz tepki vermenin onları öğrenmemizi engellediğini söylüyor.
Ve olumsuz tepkileri kontrol etmek, daha az strese girmek, ayrıca eleştirilerden yararlanmak için üç yol öneriyor:
1- Kendinizi eleştirin: İyileştirilecek alanlar hakkında farkındalık oluşturmak için kendimizi düzenli olarak incelemeli ve eleştirmeliyiz. Böylece hatalarımızı herkesin önünde değil kişisel yolculuğumuzda öğreniriz ve kendimizi başkalarından daha yapıcı eleştiriler almaya hazırlarız.
Örneğin Charles Darwin, çalışmasını meslektaş incelemesine göndermeden, 15 yıl inceledi ve gözden geçirdi. Çalışmasını geliştirmek ve araştırmasının sorgulanabilecek alanları hakkında düşünmek için pek çok fırsat buldu. Bunu yaptığı için yanlış olduğunun kanıtlanması veya başkalarının önünde eleştirilmesi gibi stresli ve utanç verici bir deneyimden kaçınabildi.
2- Eleştirmenin niyetini göz önünde bulundurun: Bizi yardım etmek için mi eleştiriyorlar yoksa sadece kötülemek için mi? Haksız eleştirileri bir iltifat olarak almalıyız. Çünkü açıkça onların dikkatine değecek bir şey yaptığımızı gösterir.
3- Size doğru gelen şeyi yaparak tepki verin: Ne yaparsak yapalım birileri bizi eleştirmek için neden bulacak. Kararlarımızı ve eylemlerimizi bizim için doğru olana dayandırmalıyız. Kendi yargımıza göre hareket etmek özgüveni arttırır ve diğer insanların fikirlerini daha az endişe ederiz.
Altıncı Bölüm: Yorgunluk ve Endişeyi Önlemenin, Enerjinizi ve Moralinizi Yüksek Tutmanın 6 Yolu
Yorgunluk genellikle endişe yaratır veya en azından sizi endişeye açık hale getirir.
Peki nasıl daha enerjik ve pozitif olabiliriz?
1) Yorulmadan dinlenmeliyiz.
2) Çalışırken gevşeyip rahatlamayı öğrenmeliyiz.
3) Şu çalışma alışkanlıklarını edinmeye çalışmalıyız:
- Masa üstündeki bütün gereksiz kâğıtları kaldırmak. Yalnızca o an ilgilendiğimiz işle ilgili kâğıtlar kalmalı.
- İşleri önem sırasına göre yapmak.
- Bir sorunla karşılaştığımızda, eğer karar vermek için gerekli bilgiye sahipsek bu sorunu hemen çözmek.
- Organize etmeyi ve yönetmeyi öğrenmek.
4) Evde gevşeyip rahatlamayı ve kendimizi şımartmayı öğrenmek.
5) Üzüntüden ve yorgunluktan kaçınmak için işimizi coşkuyla yapmak.
Yedinci Bölüm: Endişeyi Nasıl Yendim? (Gerçek Öyküler)
Bu bölümde insanların endişe alışkanlıklarını nasıl yendiklerine dair 31 gerçek ve ilham verici hikaye yer alıyor.
Kitaptan Sevdiğim Alıntılar
- İnsan gerçekleri objektif bir biçimde ortaya koyarsa, sorunlar bilginin ışığında buharlaşıp kaybolur.
- Model kenttin kargaşası içinde kendi iç huzurunu sağlayabilen kişi sinir hastalıklarına karşı bağışıklık kazanmıştır.
- Bizler zaten kusursuz bir hayat sürmek için nelerin gerekli olduğunu biliyoruz. Bizim sorunumuz bilmemek değil, harekete geçememek.
- Bizi biz yapan şey düşüncelerimizdir. Zihinsel tutumumuz kaderimizi belirleyen en önemli faktördür.
- Endişe sizi meşgulken rahatsız etmez, günlük işlerinizin bitmesini bekler.
- İnsanlar, olmak istedikleri kadar mutlu olurlar. Mutluluk insanın içindedir.
- Önemli olan şey, kazançları değerlendirmek değildir. Bir aptal bile bunu yapabilir. Önemli olan, kayıpları kazanca dönüştürebilmektir. Bunun için zeka gereklidir. Akıllıları aptallardan ayıran özellik de budur.
- Bir amaç belirleyememek ve bir kısır döngü içinde dönüp durmak, insanlarda sinir bozukluklarına neden olur ve yaşamı zindana çevirir.
***
Diğer kitap özetlerimizi keşfetmek isterseniz, link burada!
Comments