Hayatınızı Değiştirme Vaktinizin Geldiğini Gösteren 3 işaret

Sizi mutsuz eden bir işinizin olduğunun, yanlış ilişkilere takılı kaldığınızın, hayatınızın yıllarını anlamsız şeylerle harcadığınızın genellikle çok geç farkına varırsınız.

O iş sizi çoktan perişan etmiştir. O yanlış ilişkiler çoktan başınızı belaya sokmuştur. Ve hayatınızın en güzel yılları çoktan harcanmış gitmiştir.

Hayatınızın akışını değiştirmek için harekete geçmezseniz, geri dönüşü olmayan bir yola girmeniz kaçınılmazdır.

Bu yüzden hayatınızı değiştirme vaktinizin geldiğinin belirleyicisi olan 3 temel işareti ele aldım bu yazımda.

1. Hayalleriniz İçin Yeterince Zaman Harcamıyorsanız

Hepimizin yapamadan hayatınızın sonuna gelirsek çok pişmanlık duyacağımız şeyler var.

Bu kimimiz için kitap yayınlamak olabilir, kimimiz içinse sahil kasabasında yaşamak. Kimimiz için dünyayı gezen bir maceraperest olmak olabilir, kimimiz içinse kendi işini kurmak.

Ve bugün birçok farklı araştırmacı tarafından; hayallerimizin yaşamımızı somut olarak değiştirme gücüne sahip oldukları gerçeği bilimsel olarak kanıtlandı.

Aslında hayal kurmanın ötesinde bir şeyden bahsediyorum. Yani gerçekten hedeflerimize yürümemizden. Hayal kurmak nispeten daha çok kişinin yaptığı bir şey. Ancak uyanmak ve harekete geçmek, işte bu çok daha az kişinin başarabildiği bir şey.

Evet, uyanmak.

Yani o hayali gerçekleştirmek için aksiyon almak, her gün onun için çaba harcamak. Bir şeyi hayal etmekten gerçekten hedeflemeye geçmek için neler yapabileceğimizi "Yeni Yılda Hedeflerime Nasıl Ulaşırım?" rehberinde detaylı olarak anlatmıştım.

Şimdi sizden bir şey yapmanızı istiyorum.

Tek başınıza kalabileceğiniz bir ortama geçin ve sahip olduğunuz en büyük hayali bir kağıda yazın. Ardından, herhangi bir haftada zamanınızın çoğunu ne yaparak geçirdiğinizi yazın. Son olarak bu iki listeyi yan yana koyun ve hayallerinize ne kadar yaklaşıp yaklaşmadığınızı görün.

Hedeflerinize yeterince zaman ayırmazsanız, asla gerçekleşmeyecekler.

''Binlerce kilometrelik yolculuk bile tek bir adımla başlar.'' -Lao Tzu

Hayal ettiğiniz hayata yaklaşmak istiyorsanız gerekli adımları atmalısınız.

Bunun için de gerekli adımlar haritasına ihtiyacınız var. Sizin için neyin önemli olduğunu, neye değer verdiğinizi ve geleceğinizin nasıl görünmesini istediğinizi yazın. Bir, beş ve on yıllık bir planlarınız olsun.

Adım adım nasıl bir planlama yapabileceğinizi keşfetmek isterseniz "Yeni Yılda Hedeflerime Nasıl Ulaşım?" E Rehberi 3. Bölüm'de yer alan "Somut Adımlar Tanımlama" uygulamasını yapabilirsiniz.

Yeni Yılda Hedeflerime Nasıl Ulaşırım?

Satın Al

Ardından, her hafta sizin için önemli olan şeyler üzerinde çalışmayı alışkanlık haline getirin. Hayalleriniz çok uzak görünebilir ama unutmayın ki başlamazsanız asla oraya ulaşamazsınız.

Devasa adımlar atmak zorunda değilsiniz, ama hareket etmek zorundasınız.

2. Tatilden Tatile Yaşıyorsanız

Tüm haftanızı hafta sonunun gelmesini ve ancak o zaman rahatlayacağınızı umarak geçiriyorsanız, bir şeyler yolunda değil demektir.

Peki insan bu döngüden nasıl kurtulur?

Ya işinizi ya da hayata karşı yaklaşımınızı değiştirmeniz gerekiyor. Belki de ikisini birden

Ödemeniz gereken faturalarınız var, biliyorum. Gidip patronunuzun suratına istifa dilekçenizi çarpın demiyorum. Ama tüm kazandığınız paranın sefalet içinde geçen zamanlarınıza değip değmediğini düşünmenizi istiyorum.

Sonuçta hayat sürecin tadını çıkarmaktır.

Kazandığınızda, haftanın yedi gününden beşinde kendinizi mutsuz etmeye değecek hiçbir miktar para yok. Hiçbir statü, her sabah sürünerek kalkmaya değmez. Ve hiçbir lüks araba ya da büyük ev, hayatınızın en güzel yıllarıyla takas edilemez.

Bu yüzden sizi illa ki zengin edecek değil, keyif alacağınız, çalışırken mutlu olacağınız bir iş seçin. Paranızı statü ve zenginliğin simgeleri yerine deneyimler ve keyif için harcayın. Ve sonuçtan değil, süreçten zevk almaya çalışın.

Beyaz Yakamla Nasıl Vedalaşırım?

Satın Al

3. Sürekli Aynı Sorunlarla Karşılaşıyorsanız

Kariyer yaşamınızda hep aynı tür başarısızlıkları yaşıyorsanız çalışma şeklinizi değiştirmenin zamanı gelmiş demektir.

Kilo veremiyorsanız, o abur cuburları hayatınızdan çıkartmanız gerekiyor demektir.

Sürekli toksik ilişkiler yaşıyorsanız, partner seçme konusunda daha seçici olmanız gerekiyor demektir.

Yani kendiniz için ayağa kalkmanız gerekiyor.

Şimdiye kadar yaptıklarınız işe yaramadıysa bu senin kaderin demek değil, sadece farklı bir şeyler yapman gerektiği anlamına geliyor.

“Delilik, aynı şeyi tekrar tekrar yapıp farklı sonuçlar beklemektir” - Rita Mae Brown

Ayrıca Bakınız; 20'li Yaşlarda Kendime Vereceğim 8 Öğüt

Hayatınızdan memnun değilseniz, ondan kaçmayın.

Aynı sorunlarla tekrar tekrar karşılaştığınızda, bunlara neyin sebep olduğunu kendinize sorun. Rahatsız edici olsa sorunun derinlerini inin ve problemi kökten çözmek için harekete geçin.

''Keşke yapsaydım'' diyerek hayata veda etmeyin!

Hayatınızın uzunluğunu ya da kısalığını zamanınızı nasıl harcadığınız belirliyor.

''Birinin kırışıklıkları ve aklanmış saçlarından uzun bir yaşam sürdüğü çıkarımını yapmak yanlıştır. Çünkü limandan ayrıldığı gibi şiddetli bir fırtınaya yakalanmış ve oraya buraya sürüklendikten sonra, farklı yönlerden esen çeşitli yellerle aynı rotada daireler çizmiş birinin uzaklara yelken açtığını sanıyorsunuz: O uzun bir deniz yolculuğu yapmamış, yalnızca uzun süre savrulup durmuştur.'' - Seneca

Ama şundan emin olabilirsiniz; hayallerimizin peşinden koşmak, kendi anlamımızı bulmak ve istediğimiz maceralara atılmak için ömürlerimiz yeterli.

Zamanınızı boş uğraşlarla harcarsanız, en sonunda hiçbir şey yapmamış ve her şeyi kaçırmış gibi hissedeceksiniz.

Hedefleriniz için çabalamaktan vazgeçmeyin, hafta sonları için yaşamayı bırakın ve başınızı aynı duvarlara tekrar tekrar vurmaktan vazgeçin.

Yeter ki siz kaderci olmayın. Kaderinize razı olmayıp harekete geçerseniz önünüz kesinlikle açılacaktır. Kendi kendinizi sabote etmemeniz o kadar çok şeyi kolaylaştıracak ki.

Kolay olacak mı? Hayır.

Hızlı bir şekilde mi olacak? Hayır.

Ancak bir noktadan sonra dönüp “Keşke yapsaydım” demek yerine harekete geçtiğiniz için mutlu olacak mısınız? Kesinlikle!