top of page
Yazarın fotoğrafıPınar Özkent

Hayatınızda En Az Bir Kez ''Deli'' Damgası Yemelisiniz!

Güncelleme tarihi: 30 Mar 2023

Birçoğunuzun bildiği gibi her insanın; hayallerini, hedeflerini ve de en önemlisi kendisini gerçekleştirerek haddini aştığı bir dünyayı var etmek amacıyla Haddini Aş Kulübünü kurduk.

Haddini aşan insan, sınır tanımayan insandır.

Sınır tanımayan insan, normalliğin getirdiği sıkıcılığı elinin tersiyle itmiş insandır.

Ve normalliği reddeden insan, zamana, dayatılanlara, diğer insanlara karşı koyarak ve ''elalem ne düşünürse düşünsün!'' diyerek kendi istediği dünyayı yaratan insandır.

Ve kaçınılmaz olarak bu insanlar zaman zaman, onları sıradanlaştırmak için var gücüyle çalışan toplum tarafından ''deli'' olarak damgalanırlar.

Evet, haddini aşmaya giden yol "deli" damgası yemekten geçiyor anlayacağınız.


''İçinde bir tutam delilik olmayan hayat eksik bir hayattır.'' Paulo Coelho

Haddini aşan insanlar dediğimizde aklımıza ilk gelen tüm o başarılı ve iz bırakmış girişimcilerin, iş insanlarının, insanlığı ileriye taşıyan gelişmelerin yolunu açanların neredeyse hepsinin akıllarını kaçırmış olmakla suçlandığını görüyoruz.

Hadi gelin örnekler üzerinden gidelim.

- 1870'li yıllarda Edison, ''New Jersey'in soytarısı'' olarak anılıyordu. Telgrafı icat etmiş, o dönemin anlaşılmaz hedeflerinden biri olan ampüle geçmişti. Kimi eleştirmen onun bu amacını ''düpedüz saçmalık'' olarak nitelerken, kimisi ''son ve küçültücü başarısızlık'' olarak niteliyordu. Eh, sonucu hepimiz biliyoruz.



- Alibaba'nın kurucusu Jack Ma şirketine finansman ararken birçok Amerikalı yatırım fonu tarafından, bu modelin tutması imkânsız, saçmalık, ''bu adam deli'' diyerek reddedildi. Hatta Times’a ilk haber olduğunda ondan ‘’Deli Jack’’ diye bahsettiler.

Reddedildikçe güçlenen ve sonunda dünya devi bir e-ticaret şirketi kuran Jack'in hikayesi bana defalarca başarısızlığa uğrayan, ''yetersizsin'' diyerek iş dahi verilmeyen Walt Disney'in hikayesini anımsatıyor.



- 1999'da dört Microsoft elemanı, Sony Playstation'la boy ölçüşecek bir oyun konsolu yaratmak için ellerinde bir kase jelibon şekeriyle bir araya geldiler ve oyun konsoluna Xbox adını verdiler. Ancak iş arkadaşları dahil, çevrelerindeki neredeyse herkesin alayına maruz kaldılar. Yine de bu jelibon şeker kulübü, kendilerine müttefikler bulma konusunda ısrarcıydılar. Buldular da. Hatta bunlardan birisi Bill Gates idi. Sonunda Xbox piyasaya çıktı ve Microsoft'un en büyük ''kurum içi yenilikçi girişimi'' oldu.

- Walmart'ın kurucusu Sam Walton, 44 yaşındayken indirimli satış mağazası fikrini dile getirdiğinde, erkek kardeşi hiç dikkate almayarak ''Sam'in çılgın fikirlerinden biri daha'' dedi. Hatta Walton da ''gerçekten kendim bile kafayı üşüttüğümü düşündüm'' dedi.



- İlk MR tarama makinesinin mucidi Raymond Damadian, nükleer manyetik rezonans kullanarak vücuttaki kanser tümörlerini belirleyebileceğini söylediğinde, akademik çevresi tarafından ''şarlatan, akıl hastası'' olarak suçlandı. Hatta ona kadro vermeyi dahi reddettiler. Ancak Damadian kimseye kulak asmadı, patent işlemlerini tamamladı, bir cihaz yapabilecek kadar para biriktirdi ve 1977 yılında tüm vücut için bir MR cihazı icat etti.



- Jeffrey Braverman, 22 yaşındayken altı haneli rakamlar kazandığı Wall Street'teki işinden ayrılarak büyükbabasının kurmuş olduğu, o dönemde iflasa yaklaşmış aile şirketine döndü. Öyle ki 30 çalışanı olan Newark Nut Şirketi'nin sadece iki elemanı kalmıştı. İşi internete taşıyıp, nuts.com olarak yeniden lanse ettiğinde babası ve amcası onun deli olduğunu düşünüyorlardı. On yıldan kısa sürede şirket 80 kişiyi işe aldı ve 20 milyon dolardan fazla gelir elde etti.



- Gary Ross Dahl, evcil taş fikrini ortaya attığında arkadaşları onunla dalga geçti, ciddiye bile almadılar. Bunları dikkate almayan Dahl, üzerinde hava deliklerinin olduğu bir kutu tasarladı. Kutunun içine saman yerleştirdi (sonuçta evcil hayvanların nefes alması gerekiyor.) ve evcil taşları da samanların üzerine yerleştirdi. Başta insanlarla dalga geçiyor izlenimi veren bu fikir büyük ilgiyle karşılandı ve o dönem adeta bir fenomene dönüştü. Kısa sürede tanesi 3.95 dolardan tam 1.5 milyon adet evcil taş satıldı.



Bu arada saçma fikirlere yatırım yapmanın ne kadar önemli olduğunu öğrenmek istiyorsanız şu podcast'i dinlemelisiniz.

Evet, örnekler uzar gider. Geçmişten bugüne birbirinden farklı alanlarda çalışan birçok insan deli damgası yedi.

Peki bu insanların ortak özellikleri neydi?

Yenilikçiliydiler, cesurdular, yaratıcıydılar ve kendilerine olan inançları tamdı.

"En büyük delilik, bir deliliğe sahip olmamaktır." Nikos Kazancakis

Bu insanlara deli demelerinin en temel nedeni ise bir şeyleri kabul edilenin dışında görmenin tehlikeli olarak algılanmasıydı.

Yeri gelmişken değinmeden geçmek istemiyorum; çok sevdiğim psikolog ve yazar Gündüz Vassaf da Cehenneme Övgü kitabında özgür insan olma yolundaki tek şart olarak tanımladığı delilik ile ilgili şu ifadeleri kullanıyor:

“Psikolojik farklılaşmamız, hayatta kalmamız açısından, iki bakımdan önemlidir.

Birincisi, bu, totaliterizme karşı bir garanti oluşturur. Toplum bireysel deliliğe ne ölçüde izin verirse, kolektif deliliğe katılma oranı o derece azalır.

İkincisi, gelecek yüzyılların bilinmezliğine yardımcı olma açısından. Bilgi patlaması, sonsuzlukla ve uzaydaki bilinmeyenlerle giderek derinleşen maceramızı dikkate alırsak, bireysel deliliği mümkün olduğunca korumamız gerekir. Bireyin ifade potansiyelinin zirveye tırmanmasına fırsat veren bireysel delilik, türün değişik durumlara tepki gösterme ve onlar üzerine yeni bir şey kurma becerisini ve yaratıcılığını da arttırabilir.”

İşte bu yüzden herkesin aynı şekilde düşündüğü, aynı şekilde davrandığı, kısacası herkesin birbirini kopyaladığı şöyle bir dünyada fikirlerinizden dolayı deli olarak yaftalanıyorsanız, sevinmelisiniz.

Çünkü bu demek oluyor ki; sizin özgür, yaratıcı ve yenilikçi bir zihniniz var. Yani başarısızlığı garantiliyen ''ortalama insan'' olmaktan çok uzaktasınız. Ortalama insan devrinin kapandığından çok önceleri bahsetmiştik.

Çünkü başkalarının düşünmediğini düşünüyor, görmediğini görüyorsunuz.

Ve sınırları aşacak, dünyanın gelişimini destekleyecek, gidişatını değiştirecek bir potansiyeli barındırıyorsunuz.

''Kim bilmez ki delilik özgür bir zihin ve görülmedik bir erdemin ortaya attıklarıyla yakın kapı komşusudur.'' Montaigne

***

Yararlandığım Kaynak: Bırak Deli Desinler / Linda Rottenberg

353 görüntüleme2 yorum

Son Yazılar

Hepsini Gör

2 Comments


Unknown member
Sep 25, 2021

Kavramların yeniden sorgulandığı bir zamandayız. Demek ki hiç bir şey sabit degil. Tek gerçek ölüm diyeceğim diyemiyorum onuda sorgulamaliyiz. Yaşam nedir ki ölümde sabit kalsın.

Like

buldufatma
buldufatma
Sep 23, 2021

Harika bir yazı daha...Düşüncenize sağlık Bora Bey.

Like
Yazı: Blog2_Post
bottom of page